15 şubat 2025
- Aisha K.
- Feb 18
- 1 min read
dün gece, reşadiye köyü’nün içine doğru giden, kaç saatte bir geçtiği belli olmayan ve de şoför koltuğunda annemin oturduğu bir belediye otobüsündeyken, evde bir şey unuttuğumu ve almak için dönmem gerektiğini fark ediverdim.
tam olduğum durakta inip geriye doğru yürümeyi planlıyordum ki artık fazla uzaklaştığımı, o yolun yürümeye değmeyeceğini farkettim. inip karşı durakta otobüs mü beklesem seçeneğini şöyle bir değerlendirmedim değil ama diyorum ya, otobüs saatleri hiç belli olmuyor.
düşündüğüm gibi vazgeçtim o yüzden. durakta da inmedim. tam durağı geçtik, karşı güzergahtan ard arda tam iki otobüs geçti. şansıma edeyim, ne diyeyim.
istikamet son duraktaki van kahvaltıcısı, annem ve arkadaşları da kahvaltı için toplanıyorlar. anneme refakat ediyorum aslında ama o ekiple takılasım hiç yok.
alt kattaki lavaboya girmek üzere olan 5-6 yaşlarında küt saçlı bir kız çocuğunu görünce kıza şaka yollu takılmadan edemedim. hoş bir muhabbet kurmuş olduk birkaç saniye içinde, utangaçlığını biraz biraz attı üstünden.
kahvaltı, kahve ve yürüyüş. gündelik hayattaki en büyük üç zevkimden kendimi nasıl mahrum ettiğimin kısa bir öyküsü.
Комментарии