top of page

10. Mektup

Agâh Bey,


Selamlar. Nasılsınız, iyi misiniz? Umarım her şey yolundadır.


Günlerdir ilk kez size yazabilecek enerjiyi buluyorum kendimde.


Dün gece yaşadıklarımı anlatabilmeyi çok isterdim. Burada anlatabileceklerimden çok daha saçması yaşandı, bunu bilmeniz şimdilik benim için yeterli.


Şöyle bir şey oldu. Arkadaşımın evindeydim, eskiden benim de evimmiş gibi hissettiren bir yer. Duvar köşesinde resmen birden bire beliriveren kocaman ve de simsiyah bir örümcek, normal üstü bir hızla mutfak tezgâhının üstüne doğru koşturdu. Siyah değil de, kara demek daha doğru olur sanki. Örümcek karası.


Ödüm koptu açıkçası. Zaten örümceklerden haz etmem, bu hızda hareket edenlerinden hiç haz etmem.


Neyse ki benim şaşkınlıktan donakaldığım ve ne yapacağıma karar veremeyeceğim o kısa süre içerisinde arkadaşım benim için örümceği öldürüverdi. Üzerine vurdu bir şeyle. Örümceğin ezilmesiyle içinden kendisinden daha iğrenç bir parazit çıkıverdi. Korkunç bir görüntüydü.


Denk geldiniz mi bilmiyorum ama bir ara sosyal medyada dolanan bir video vardı. Peygamber devesinin birini suda tutuyor adamın biri. Bir süre sonra hayvanın içinden bir parazit fışkırıyor. İnanılmaz etkileyiciydi. Aklıma direkt onu getirdi. Örümceklerin de parazit taşıyabildiğini bilmiyordum.


Bu arkadaşımla girdiğim her muhabbet suyumu bulanıklaştırıyor Agâh Bey, anlatabiliyor muyum? Size bir haftadır ilk kez bugün yazabiliyorum. Önceki yazdıklarıma da yabancılaşmıştım, o yüzden bir şeyleri tekrardan yakalayabilmiş olma ihtimalinin anlamı benim için büyük.


Mezarlıkları sevdiğimi fark ettim. Bu aralar kargalara kuru yemiş bırakıyorum pencereye. Bir de kavga tavlamak üzerine düşünüyorum.


Kendinize iyi bakın.


Hoşçakalın,

K.

26 views0 comments

Recent Posts

See All
bottom of page